GÜNDEM etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
GÜNDEM etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Aralık 2015 Pazartesi

Üçüncü Dünya Savaşı mı Çıkıyor

Dünyada son bir yıl içinde  mültecilerin sayısı 8.3 milyon artış göstermiş. Bu sayı ikinci dünya savaşından beri mülteci sayısında görülen en büyük artış. Aslında fiilen bir savaş çıkmış gibi görünüyor. 

Haberleri takip edenler bilirler. Birçok ülke Akdeniz'e savaş gemilerini gönderiyor ve Akdeniz'de askeri birliklerini konuşlandırıyor. 

Arap Yarımadası'nda Arap Baharı olarak bilinen ayaklanmaların başlaması ile birlikte Ortadoğu'da bir savaş durumu baş gösterdi. İlk olarak Tunus'ta başlayan ayaklanmalar ve protestolar daha sonra Mısır, Yemen, Cezayir ve Ürdün'le devam etti. Tunus'ta Zeynel Abidin Bin Ali, Mısır'da Hüsnü Mübarek protestolar ve ayaklanmalar nedeni ile görevlerini bırakmak zorunda kaldı. Ayaklamalar kapsamında Libya lideri Kaddafi de Libyalı muhalifler tarafından öldürüldü. 

1 Aralık 2015 Salı

Türkiye Avrupa'nın Neresinde

Avrupa Birliği ile Türkiye arasında gerçekleşen görüşmeden, Türk vatandaşlarına uygulanan Schengen vizesinin kaldırılması sonucu çıktı. Vizesiz seyahat olarak kamuoyu ile paylaşılan bu kararın ne zaman alınacağı da net değil. On yıl mı olur on beş yıl mı olur belli değil yani. 

Karşılığında da Türkiye'nin bir mülteci kampına dönüşmesi istendi. Türkiye savaştan kaçan mültecileri Avrupa'ya göndermemek kaydıyla 3 milyar Euro alacak. 

Yani, Avrupa 3 milyar Euro vererek Türkiye'yi bir mülteci kampına dönüştürürken kendisini garanti altına almak istiyor. Kendi ülkelerinde katiyyen istemedikleri mültecilerin, Türkiye'de yaşamasına izin vererek insanlıktan ne kadar uzak olduklarını gösteriyorlar. 

4 Ekim 2014 Cumartesi

Bugün Bayram Erken Kalkın Çocuklar!!!

Tüm blogger arkadaşlarımın, yakın çevremin, blog sayfama ve bana değer verip yorumlarını eksik etmeyen ziyaretçilerimin, 

Beni moralim bozukken yalnız bırakmayan dostlarımın, 

Postlarımı okuduklarını her halinden belli eden gerçek ziyaretçilerimin ve takipçilerimin, 

Blog serüvenimde, bir yılımı tamamlamama çok az bir süre kala bana ziyaretleri ve yorumları ile destek olan herkesin ama herkesin,

Kurban Bayramını en içten dileklerimle kutluyorum. Neşe, sağlık, huzur, mutluluk dolu bir bayram geçirmenizi temenni ediyorum. 

Küçüklerime kocaman sarılıyorum, büyüklerimin de ellerinden öpüyorum efendim... 

Sevgiler ve Saygılar....

Herkese iyi bayramlar...




5 Ağustos 2014 Salı

Alevi, Sünni, Zaza Kardeş Değil miyiz

Seçimlerden ve seçim söylemlerinden bir kez daha nefret ettim. 

Toplumsal sorumluluğu olan insanlar, söylemlerinin toplum üzerindeki etkisini ölçüp biçmek zorundadırlar. 

Son günlerde seçim propagandalarında hiç de arzu etmediğimiz mezhepsel ve ırksal bir söylem var yine.

Sizi bilmem ama ben son derece rahatsız oluyorum bu tür  söylemlerden. 

Bir insana mezhepsel kimlik ile yaklaşılmasından hoşlanmıyorum. Bir insanı hiç de gerek yokken "Aleviyim" demeye zorlamak neye hizmettir anlamış değilim.

Yine bir insana "Zazasın" demenin mantığı nedir bunu da anlamış değilim. 

Bu ülkede yüzyıllardır mezhebi nedeniyle ya da ırkı nedeniyle öldürülen, yakılan, yok edilen insanların külleri soğumamışken, mezhep ya da ırk üzerinden oy toplama gayretinin kime ne faydası olabilir. 

31 Temmuz 2014 Perşembe

Kahkaha Atmak İffetsizlik midir

Kahkaha atmak ne zamandan beri iffetsizlik oldu bilmiyorum ama bildiğim bir şey varsa o da benim çok neşeli olduğum zamanlar doya doya güldüğüm ve kahkaha attığımdır.

Bir ülkenin Başbakan Yardımcısının işini gücünü bırakıp kadınların kahkahası hakkında konuşuyor olması açıkçası beni çok üzdü. 
 Burada siyasi söylemlerde bulunacak değilim. Sağ ya da sol, Alevi ya da Sünni, Kürt  ya da Türk hiç fark etmez, kahkaha  insani bir duygu durumudur. 

26 Temmuz 2014 Cumartesi

Kadın Sünneti Nedir

Haberleri takip edenleriniz bilir. Irak'ta kız çocuklarının sünnet edilmesi gündemde. Eğer çıkan haberler doğru ise IŞID böyle bir fetva vermiş. Tüyler ürpertici değil mi?

Kadın sünneti nedir?

Kadın sünneti kadınların cinsel istek duymaması için yapılan bir operasyon. Kadın cinsel organının bazı bölümleri (klitoris) kesilerek gerçekleştirilen bu operasyon kadınlara çok fazla acı veriyor. Yani kadın sünneti, en basit anlatımla genital sakatlama anlayacağınız. 

Özellikle Orta Afrika'da çok yaygın olarak yapılıyor kadın sünneti. Afrika'da kadınların saf ve temiz bir anne olması için uygulanıyor. Kabile dinlerine göre kadınlar sünnet olduğunda temiz bir anne olabiliyor. 

Yahudilik'te de kadın sünneti uygulanıyor. Kız çocuğunu sünnet edecek kişinin Yahudi bir kadın olması şart.

22 Mayıs 2014 Perşembe

Taşeron Üretim Nedir

Soma faciasının üzerinden geçen bir hafta boyunca mikrofonlara konuşmaya cesaret eden işçiler en çok taşeron sisteminden yakınıyorlar. 

Taşeron üretim işgücü maliyetinin düşürülmesi için uygulanan bir üretim şeklidir. Taşeronlaşmanın temel nedeni ucuz işgücü karşılığında çok üretimdir. 

Taşeron sistemde ortaya çıkan ucuz işgücü işçiler arasında rekabeti artırır ve işçilerin daha ucuza çalışmasına neden olur. 

18 Mayıs 2014 Pazar

Maden Kazaları Önlenebilir mi

Soma'da yaşanan maden faciasının üzerinden bir haftaya yakın bir süre geçtiği halde, halen ölen madenci sayısı tam olarak bilinmiyor, içeride büyük ihtimalle ölen ve cesetleri orada kalan madenci sayısı net olarak söylenemiyor. 

Dünyanın hiçbir ülkesinde bu kadar lakaytlık, bu kadar başıboşluk, bu kadar düzensizlik, bu kadar vurdumduymazlık yoktur. 

Bir ülkenin enerji bakanı içeride kaç kişinin bulunduğunu bilmiyor olabilir evet, ama o madenin sahibi kaç kişi çalıştırdığını bilmek zorundadır. Bakan da madeni işleten şahsın yakasına yapışarak kaç kişi çalıştığını ilk gün öğrenebilir. 

14 Mayıs 2014 Çarşamba

Canlar Yanıyor Canlar; Soma'da 200'den Fazla Madenci Öldü

Canlar yandı, yürekler dağlandı...

Simsiyah olmuş gözleri, kömüre bulaşmış yüzleri ile içimizi her daim burkan maden işçilerimizden kötü haber gelmeye başladı. 

Soma'da meydana gelen korkunç maden kazasında 157 madencinin öldüğü açıklandı. 

Aman Ya Rabbi bu nasıl büyük bir rakam. Katliam gibi... 

Diri diri toprağın altına giren, bir avuç kömür çıkarmak için saatlerce karanlık ve nemli ocakta kalan ve can veren canlar...

28 Mart 2014 Cuma

Bitsin Artık Bu Çile

Günlerdir ülkenin dört bir yanında 30 Mart günü yapılacak olan yerel seçimler nedeniyle (bir de şu yolsuzluk ve kasetler) bir gerginlik ortamı var ki sormayın gitsin..

Kavga etmeye hazır yüzlerce insan, birbirine diş bileyen kitleler ve zaman zaman ortaya çıkan satırlı bıçaklı kavgalar...
 görsel alıntıdır
Ankara'da dün akşam saatlerinde iki farklı grup arasında çıkan kavgada satırlar ve bıçaklar kullanılmış... İki vatandaşımızın yaralandığını duydum...

Siyasi partilerin belediye başkan adayları karşılıklı suçlamalara girerek ortalığı daha da gerginleştirmekteler...

Halk büyük bir sinir harbi yaşıyor, herkes patlamaya hazır bir bomba gibi...

Siyasilerin söylemleri ise yenilir yutulur cinsten değil... Karşılıklı hakaretler havada uçuşuyor ve ne yazık ki siyasi üslup son günlerde iyice ayak altına düşüyor...

Argonun bu kadar aleni kullanılması ebeveyn olarak bizleri çok endişelendiriyor... Televizyonu seyreden çocuklar artık argonun milli dilimiz olduğunu sanmaya başladı...

Artık ayıp, tartışma üslubu diye bir şey kalmadı... Tartışma programlarında daha dün gazeteci olmuş yeni yetme gazeteciler yılların duayen gazetecilerine kafa tutmaya, hatta daha ileri giderek "vatan hainleri" diye çemkirmeye başladı...

İçim ürpermeye ve korkmaya başladım. Ülke sırları deşifre olmaya başladı. Ülkemizde yaşanan twitter ve youtube yasağı yüzünden, dış basında yasakçı bir ülke olarak anılmaya başlandık. Ciddi bir devlet sorunu olduğuna inanmaya başladım. 

Bu yaşıma kadar böyle gergin bir seçim dönemi yaşamadım. Birçoğunuzun da benim gibi düşündüğünü tahmin ediyorum. Ve artık avazım çıktığı kadar bağırıyorum... 

Yeter! Bitsin artık bu çile!!!!!!


görsel alıntıdır

25 Mart 2014 Salı

Ne Olur Kimse Ölmesin

Dün "Suriye askeri uçağı sınır ihlali yaptığı için Türkiye tarafından düşürüldü" haberini hepiniz gibi ben de korku içinde izledim. 

İnanın haberi duyduğumda tüylerim diken diken oldu. Acaba dedim,  olur mu dedim, sonra hayır, yok yok olmaz dedim.

Gezi süreci, müzakere süreci, yolsuzluk, kaset, şantaj, montaj, yerel mi genel mi yoksa hiçbiri mi olan bir seçim süreci geçiren ve bu nedenle zaten gergin bir gündemi olan ülkemin savaşa falan girmesini asla arzu etmiyorum. Hatta böyle bir olasılığın konuşulmasına, dile getirilmesine, çok doğal bir şeymiş gibi televizyonlarda haber konusu yapılmasına bile tahammülüm yok. 

görsel alıntıdır
Ülkemin sebepsiz ve gereksiz bir savaşa girmesini asla istemiyorum. Canım ülkemi savaşın değil barışın temsilcisi olarak görmek istiyorum. 

Yüzyıllardır savaşan bir toplum olarak anıldık, artık savaşa hayır diyen ve barış içinde yaşayan bir toplum olarak anılmak istiyorum. 

İnanın arkadaşlar dünden beri kendimi çok kötü hissediyorum. Savaşın kan, gözyaşı, ölüm ve masum çocukların katliamı olduğunu biliyorum ve bu nedenle savaşa şiddetle hayır diyorum...

Bu konuda herkesin gereken sağduyuyu  göstermesini bekliyorum. Savaşa kabadayılık olsun diye girmek belki bir nebze olsun kendinizi güçlü hissetmenize neden olabilir ancak şunu unutmamak gerekir ki: 

Savaş demek yüzlerce insanın katli demektir. 

Savaş demek yıkım demektir.

Savaş demek doğa katliamı demektir. 

Savaş demek çocuk katliamı demektir. 

Savaş demek sadece ve sadece ÖLÜM demektir. 

Barış içinde ve sevgiyle kalın...

görsel alıntıdır

14 Mart 2014 Cuma

Flaş Haber! Devlet Hastanelerinde Kürtaj Sessiz Sedasız Yasaklandı

Yasakçı zihniyet yine hortladı ve devlet hastanelerindeki kürtaj uygulamasını kaşla göz arasında kaldırıverdi. 

Evet, yanlış okumadınız. Artık,  devlet hastanelerinde kürtaj yapılmıyormuş

Neden yapılmıyor? Çünkü, hastanelerin online kayıt sisteminde bulunan tıbbı tahliye kodu kaldırıldı ve dolayısı ile devlet hastanelerinde kürtaj yasaklanmış oldu. Yetkililer yasak yok dese de haberler 14 Şubat 2014 tarihinden beri devlet hastanelerinde kürtaj yapılmadığını gösteriyor.

Online kayıt sisteminde tıbbi tahliye kodu ile bahsedilen şey devlet hastanelerinde 10 haftalık gebeliğe kadar yasal olarak uygulanan kürtaj işlemlerini kapsıyor. Ancak bu kodun kaldırılması kadınların kürtaj isteği ile randevu almasına engel oluyor. Doktorların da eli kolu bağlanıyor.

19 Ocak 2014 Pazar

Nejat İşler Yoğun Bakımda Durumu Kritik

Günaydın arkadaşlar;

Haberi okuyunca şok oldum ve çok üzüldüm. Sizlerle de paylaşmak istedim.

Usta oyuncu Nejat İşler 17 Ocak 2014 günü septik şok nedeniyle kaldırıldığı Bodrum Acıbadem Hastanesi'nin yoğun bakım servisinde tedavi görüyor. 

Hastane Başhekimi Dr.Aydın Aksoy tarafından yapılan açıklamada Nejat İşler'in şiddetli akciğer enfeksiyonuna bağlı solunum yetmezliği ve gelişen septik şok nedeniyle yoğun bakım ünitesine alındığını belirtti. 

Herkes Nejat İşler için dua etsin lütfen... Türkiye'nin önemli sanatçılarından olan Nejat İşler bir an önce iyileşerek aramıza dönmeli... Tüm sevenlerin senin için dua ediyor sevgili Nejat İşler, lütfen uyan...