Kayınvalidenizi Ne Kadar Seviyorsunuz

görsel alıntıdır

Bugün özellikle biz kadınların kayınvalide sorununu biraz irdelemek istedim. 

Çevremdeki birçok kişi kayınvalidesinden şikayetçi. E tabi ki, kayınvalideler de gelinlerinden.

Peki, nedir kuzum bu gelin-kaynana çekişmesi. Neden gelinler kayınvalidelerini, kayınvalideler de gelinlerini sevmezler ya da sevemezler?

Sanılmasın ki, bu sorun günümüzün sorunu. Hayır, tarih boyunca kaynanalar gelinlerini gelinler de kaynanalarını sevememişler ne yazık ki...

Türkülere (kaynanayı ne yapmalı, kaynar kazana atmalı, yandım gelin dedikçe, altına odun atmalı...) dahi konu olan bu sürtüşme en çok erkeği yaralıyor galiba. 

Bazen çatışma o denli büyük oluyor ki, evli çiftlerin boşanmasına, seven insanların ayrılmasına neden olabiliyor.

Yapılan araştırmalar gelin-kaynana çekişmesine neden olan en önemli faktörün iki tarafın karşılıklı ön yargısının sebep olduğunu gösteriyor. Gelin ya da kaynana sahip olduğu ön yargı nedeniyle karşısındakini sevemiyor, bu nedenle en ufak bir anlaşmazlık büyük bir kavgaya dönüşebiliyor.

Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr.Mehmet Zeki Aydın'a göre gelin-kaynana anlaşmazlığına neden olan bir diğer etken de alınganlık. Özellikle kaynanaların bu konuda bir adım önde olduğu bir gerçek. Oğlundan duyduğu bir söze alınganlık göstermeyen kaynana, aynı sözü ya da uyarıyı gelininden duyduğunda alınganlık gösteriyor ve küsüyor. Gelin bu konuda kaynanaya göre daha ılımlı. Ancak gelinler de damarına basıldığında kaynana kadar alıngan olabiliyor.

Gelinlerin hoşuna gitmeyen önemli bir hususta kaynananın her konuda söz sahibi olması. Kendi otoritesini kurma çabasında olan kaynanalar gelinlerin özgürlüğüne kısıtlama getirerek onların mutsuz olmasına neden oluyorlar. Kaynana ben büyüğüm, ben doğruyu bilirim diye direttikçe gelinler daha çok sinirleniyorlar ve bu durum söz dalaşı ile kısır bir döngüye dönen bir sürecin başlamasına neden oluyor. Başta söz dalaşı ile başlayan bu süreç, zaman geçtikçe daha büyük ve kırıcı kavgalara neden olabiliyor.

Kaynanalar ne yazık ki oğullarını kıskanıyorlar. Oğulları ile arasına giren gelini, oğlunu elinden aldığı için kabul etmek istemiyorlar. Birden fazla oğlu olan kaynanalar ise en çok büyük oğlunu kıskanıyorlar. Bunu hisseden gelin ise kaynanayı bertaraf etmek için kaynanasına mesafeli ve soğuk davranıyor ve bu mesafe bir türlü kapanmıyor.

Bazı kaynanalar oğlu ile birlikte gelinin dedikodusunu yapmaktan haz ediyorlar. Gelin bunu hissettiği anda kaynanasından nefret etmeye başlıyor. Özellikle ev işleri, çocuk bakımı, aile bütçesi gibi özel konularda kaynanasının konuşmasını istemeyen gelin onu susturmanın yollarını arıyor. Bu konuda iki tarafı da idare etmek için en büyük sorumluluk erkeğe düşüyor. 

Bazen de kaynanalar gelinlerini gelinin ailesinden kıskanıyorlar. Sanıyorlar ki gelin evlendikten sonra onların malı oldu, bu nedenle ailesi ile görüşmesini istemiyorlar. Gelini anne-babası ile birlikte iken mutsuz olan, torunları anneanne ile fazla zaman geçirdiği için hasta olan kaynanalar da var. Kaynanasının hal ve davranışlarından bunu hisseden gelinse inatlaşmaya başlıyor ve zamanla kayınvalidesini görmek dahi istemiyor.

Bazı kayınvalideler ise ne yazık ki gelinini bir hizmetçi gibi görüyor. Hal böyle olunca, gelinden beklediği tek şey temizlik oluyor. Böyle hisseden kaynanalar, evinin sürekli gelin tarafından temizlenmesini, angarya işlerinin gelin tarafından yapılmasını bekliyor. Bu durum gelin için sıkıntı verici bir durum olduğu için kavgaların başlangıç sebebi olarak ön plana çıkıyor. 

Bazen de kayınvalide, oğulları arasında değil de gelinleri arasında ayrım yapar. Birden çok gelini olan kaynanalarda gelinleri arasında taraf olma davranışı görülür. Sevdikleri, anlayış gösterdikleri ve yanında yer aldıkları gelinleri ne söylerse söylesin kızmazlar ya da kırılmazlar. Bu durum diğer gelinin sadece kaynanasını değil, taraf olunan gelini de sevmemesine neden olur. O nedenle kaynana bu konuda dikkatli olmalı, kendi çizgilerini daha net ortaya koymalı, kırıldığı ve kızdığı noktaları gelinine göre değil kendine göre belirlemelidir.

Kayınvalidenin sevilmemesinin bir nedeni de oğlu ile gelini arasında taraf olmasıdır. Eşler arasında geçen tartışmalarda anne olarak müdahil olması gerektiği noktayı bilmeyen erkek ya da kız annesi, ne yazık ki kendi çocuğunun yanında yer alarak geliniyle ya da damadıyla arasının açılmasına neden oluyor.  Eşler barışsa dahi kayınvalidenin taraf olması gelinin aklından çıkmadığı gibi damat tarafından da unutulmuyor ve taraf olan kaynanasını affetmiyor.

Bir de yaramazlık yapan, dersini çalışmayan, anne ve babasını dinlemeyen çocuğu şımartmak kaynanaların yaptığı hatalardan birisi olarak gelinlerin kaynanaya kızmasına neden oluyor. Gelin, çocuk eğitiminde otoritesinin sarsılmasına neden olan kaynanayı sevmiyor. Anne olarak çocuğun şımartılmasını istemiyor. Çocuğun kuralsız bir birey olmasını istemediği için kaynanası ile tartışmayı göze alıyor.

Bir de gelinin evinde sağı-solu karıştırarak gelinin kin ve nefretini kazanan kayınvalide tipi var. Özellikle yatak odasına giren ve orayı burayı karıştıran kayınvalide, ne yazık ki hiç sevilmiyor.

Gelin-kaynana çekişmesi hiç bitmeyecekmiş gibi duruyor. Tarih boyunca var olan ve dünya devam ettiği müddetçe de sürecek olan bir çekişme bu. 

Bu konuda siz neler söylemek istersiniz. Yorumlarınızı merakla bekliyorum.