Yaz geldi, hepimizi tatlı bir telaş sardı.
Kimimiz daha şimdiden tatile çıktı, denizin ve kumun keyfini çıkarmaya başladı bile.
Yaz mevsimi güzeldir, hoştur ama bir de güneşin zararlı etkileri olmasa.
Özellikle açık ten ve açık göz rengi olanlar için güneşin zararlı etkileri daha yüksek risk oluşturuyor.
Ben de açık tenliyim ve yanağımda oluşan kılcal damar çatlaması nedeniyle cildimi güneşin zararlı etkilerinden korumak için düzenli olarak güneş koruyucu krem kullanmaktayım. Hem de 50 faktör olanından.
Buraya kadar her şey normal gibi öyle değil mi arkadaşlar?
Ancak internette güneş kremleri ile ilgili bir araştırma yaparken okumuş olduğum yazı beni hem çok şaşırttı hem de büyük bir ikileme soktu. Okumuş olduğum yazı sayesinde, güneş koruyucu kremlerle ilgili bilmediğim birçok nokta olduğunu ve bu kremlerin insan sağlığı açısından çok da masum olmadığını öğrendim.
Edinmiş olduğum bilgiye göre güneş koruyucu kremler ikiye ayrılıyor. Kimyasal koruma sağlayan ve fiziksel koruma sağlayan güneş kremleri.
Piyasada satılan güneş kremlerinin büyük bir çoğunluğu kimyasal koruma sağlıyor.
Ne demektir kimyasal koruma? İçeriğinde yoğun kimyasal bulunan güneş kremlerinin sağlamış olduğu koruma kimyasal koruma olarak tanımlanıyor. Piyasada satılan kremlerin birçoğu ne yazık ki (ne kadar pahalı olursa olsun, ne kadar ünlü marka olursa olsun) yoğun şekilde kimyasal madde içeriyormuş.
Cildimize sürmüş olduğumuz ürünlerin hiç bir işlemden geçmeden cilt tarafından emilerek hızla kana karıştığını biliyor muydunuz? Yani güneş koruyucu kremlerde bulunan kimyasallar cildimiz tarafından büyük bir iştahla emilerek kısa sürede kana karışıyormuş. Bu kimyasalları tehlikeli yapan bir başka şey ise güneş ışığı altında değişim göstermeleri ve daha tehlikeli olmalarıymış. Bir de koruma faktörü ne kadar yüksek olursa içerikte yer alan kimyasal oranı da o derece artıyormuş. Yapılan araştırmalar 30 faktörlük bir krem ile 50 faktörlük bir krem arasında çok az koruma farkı bulunduğunu gösteriyormuş. Yani Israrla 50 koruma faktörlü güneş kremi kullanmanın bir anlamı yokmuş.
Kimyasalların en büyük etkisi ne yazık ki kız çocukları üzerinde görülüyormuş. Östrojen gibi etki eden kimyasallar kız çocukların erken ergenlik sorunu ile karşı karşıya kalmasına neden oluyormuş. Erkek çocuklarda ise meme büyümesi, ses incelmesi gibi sorunlara neden oluyormuş.
İşte tüm bu nedenlerden dolayı güneş kremi seçerken dikkatli olmak ve mineralli olanlarını tercih etmekte yarar var. Mineralli kremler vücutta beyaz bir tabaka bırakan ve cilt tarafından emilmeyen kremler. Cilt üzerinde adeta koruyucu bir tabaka halinde kalan mineralli kremler güneşin zararlı ışınlarını cilde ulaşmadan tolere edebiliyormuş.
Güneş koruyucu alırken parfümsüz olmasına, jel ve sprey formunda olmamasına, terleme ve suya karşı dirençli olmasına, losyon ya da krem formunda olmasına, kimyasal madde içermemesine dikkat etmek gerekiyor.
Unutmayın, güneş kremi güneşin zararlı etkilerinden korunmak için tek başına yeterli değildir. O nedenle siz siz olun güneş ışınlarının en dik açı ile geldiği öğlen saatlerinde güneşe çıkmayın. Mümkünse gölgede güneşlenin. Mutlaka şapka ve güneş gözlüğü kullanın. Mineralli güneş kremi kullanmaya özen gösterin. Bebek ve çocuklar için üretildiği söylenen kremlerin içeriklerini inceleyin ve bir uzmana danıştıktan sonra satın alın.
kızıma sebamed in kremini doktor tavsiyesiyle almıştım.
YanıtlaSilben de kendime yeni almayı düşünüyordum, bilgiler iyi oldu,
teşekkürler :)
Sevgili Bahar Sebamed benim de kullanmış olduğum bir marka. Doktor tavsiyesi ile kullanıyorum. Çocuklar için mutlaka mineralli koruyucular kullanılması gerekiyormuş. Bu konuda dikkatli olmak lazım. Güneşin zararlı etkilerinden kaçarken kimyasalların zararlı etkilerine maruz kalmamak lazım.
SilSebamed 50 faktör çok güvenli,sadece onu sürüp tam koruma sağlanabiliniyor
YanıtlaSilSebamed 50 faktörü kullandım, şu anda wichy kullanıyorum. Ondan da memnunum.
Sil