kolesterol etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kolesterol etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Kasım 2013 Pazar

Kolesterolü Yüksek Olanlar Ne Yemeli

Yüksek kolesterol yanlış beslenme sonucu ortaya çıkan bir sorundur.  Kolesterol hayvanların kanında bulunan bir steroid libipdir. Hücrelerin işleyişinden tutun da hormonların dengelenmesine kadar, vücudumuzda bulunan tüm organlar görevlerini sağlıklı bir şekilde devam ettirmek için kolesterole ihtiyaç duymaktadır. Yani kolesterol aslında vücudun işleyişi için gerekli bir unsurdur. Ancak beslenme sorunu olan insanlarda aşırı kilo ile birlikte ortaya çıkan yüksek kolesterol tehlikeli olabilmektedir. Yani insan vücudu kendisi için gerekli kolesterolü zaten üretmektedir. Bunun yanında yenilen gıdalarla birlikte vücuda yüksek oranda kolesterol yüklenmesi kalp ve damar hastalıklarına neden olabilmektedir. Ancak yüksek kolesterolü olan herkes, kalp ya da damar hastası olacak diye bir kural yoktur. Zaten yüksek kolesterol tek başına kalp ve damar hastalığına neden olmaz. Vücudumuzun bir makine olduğunu kabul edersek, gereğinden fazla verilen her şey gibi yüksek seviyedeki kolesterolün de vücut için zararlı olacağını, aşırı yükselen kolesterol seviyesinin, otomatik bir işleyişe sahip olan bu makinenin bozulmasına neden olabileceğini unutmamak gerekir.
Peki, yüksek kolesterol nedeniyle diyet yapmak zorunda kalanlar hangi besin maddelerinden uzak durmalıdır? Kolesterol seviyesini düşürmek isteyenler yüksek oranda yağ ihtiva eden gıda maddelerinden uzak durmalıdır. Kandaki kolesterolün istenilen seviyeye inmesini sağlamak için yapılacak en akıllıca şey doğru beslenmeyi alışkanlık haline getirmektir. Sebze ağırlıklı beslenmek, şekerli gıdaları hayatımızdan çıkarmak, karbonhidrat tüketimini asgariye indirmek sağlıklı beslenmek için atılacak adımların başında gelmektedir. Yağlı beslenen kişilerden ziyade, şeker tüketimi fazla olan kişilerin kanında trigliserid seviyesi yüksek çıkmaktadır. Bu nedenle, pirinç, makarna ve ekmek tüketimi sınırlanmalı, mümkünse bu gıda maddeleri hiç tüketilmemelidir. Bal, şeker, yapay tatlandırıcılar, meyve suları, kola, şekerli gıdalar, fastfood türü yiyecek maddeleri tüketimi sınırlanmalı, bu tür gıda maddelerini çok fazla tüketen kişiler, beslenme alışkanlıklarını gözden geçirerek yeniden düzenlemelidir. Tahıllar ve baklagiller düşük kolesterol için bire birdir. Ayrıca ceviz, badem, fındık gibi kuruyemişler de kolesterolün düşürülmesinde etkilidir. Gerçek zeytinyağı kullanmak, kolesterolün düşürülmesine yardımcı olur.  Trans yağ içeren (fastfood ürünler, çerezler, kraker, cips ve bisküviler vb.) yiyecek maddeleri, işlenmiş gıda maddeleri (sucuk, salam, pastırma, sosis vb.), doymuş yağ içeren gıda maddeleri kolesterolü yüksek olan kişilerin tüketmemesi gereken yiyeceklerdir.  Sağlıklı bir yaşam için bu yiyecekleri hayatımızdan çıkarmamız gerekmektedir.

22 Kasım 2013 Cuma

Yüksek Kolesterolden İlaç Kullanmadan Kurtulmak Mümkün Mü


Yüksek kolesterolü olan hastaların ve hasta yakınlarının bu illetten kurtulmak için denemedikleri şey neredeyse yoktur. Yüksek kolesterolü olan kişilere tavsiye edilen şeylerin başında likit oranı düşük, sebze ağırlıklı bir diyet gelmektedir. Benim de on yaşındaki oğlumun ölçülen kan değerlerinde  kolesterol  oranı yüksek çıkıyor. Düzenli aralıklarla kontrol edilen kolesterol oranı ne yükseliyor ne de düşüyor. Ancak biz diyeti uygulamaya devam ediyoruz. Uygulamış olduğumuz ve hastanede diyetisyen tarafından hazırlanan bu diyet programına göre sucuk, pastırma, salam, sosis, tereyağı, margarin, çikolata, bisküvi, yağlı et, kola, meyve suyu gibi yiyecekler kesinlikle yasak. Hazırlanan diyet programına göre oğlum,  sebze ve tahılları istediği kadar yiyebiliyor. Özellikle bulgur, nohut, mercimek gibi tahılların tüketimi serbest bırakılmış. Elimizden geldiğince diyeti  uygulamaya dikkat ediyoruz ve özen gösteriyoruz. Ancak zaman zaman diyeti bozduğumuz anlar da olmuyor değil. Açıkçası bugünlerde yapılan "kolesterolden korkmayın" tarzı açıklamalar beni de biraz rahatlattı. Oğlumun sağlıklı olmasını, kalp hastası olmamasını arzu ediyorum. Bu nedenle "kolesterol vücudun düşmanı değil, aksine vücudun dostu" şeklinde yapılan açıklamalar tüm kolesterol hastaları gibi beni de rahatlatıyor. Ancak biz yine de tedbiri elden bırakmayalım ve diyetimizi uygulamaya devam edelim. Şu bilinen bir gerçektir ki, doktorun hazırlamış olduğu diyet programına bire bir uyduğunuzda kandaki kolesterol seviyesi normal düzeye geriliyor ya da en azından yükselmiyor. Kolesterolü yüksek bir çocuk annesi olarak, konu hakkında ortaya çıkan yeni gelişmeleri ve tıp dünyasının konu ile ilgili yapacağı tüm açıklamaları dikkatle takip etmeye devam edeceğim. Bugünlerde kafası karışan tüm kolesterol hastaları(!) da diyetlerini bozmadan konu hakkında yapılan açıklamaları takip etmeye devam etsinler. Sağlıklı günler...

21 Kasım 2013 Perşembe

Kolesterol Dost mu Düşman mı


Bugünlerde sizin de başınız kolesterol  ve kolesterol ilaçları ile ilgili yapılan farklı açıklamalar nedeniyle ağrıyor mu? Evet, ben de aynen o durumdayım. Çevremde pek çok kolesterol hastası var ve bu insanların birçoğu ilaç kullanıyor. ABD'de kolesterol ilaçlarının kullanımına sınırlama getirilmesi ile birlikte, benim çevremde bu ilaçları kullanmak zorunda kalan insanların halini görmelisiniz. Çevremdeki kolesterol hastalarının(!) büyük bir kısmı panik yaptı ve bu ilaçları kullanma hususunda tereddüt yaşamaya başladılar. Yıllarca kolesterolü çağın en önemli sorunlarından birisi olarak kabul eden, kalp krizine neden olduğunu söyleyen ve bu nedenle kanda bulunan kolesterol seviyesini düşürmek için insanları ilaç kullanmak zorunda bırakan tıp dünyası, bugün kolesterol konusunda ikiye bölünmüş durumda. Hastalar, bilim adamları tarafından yapılan açıklamaların hangisine inanacağını şaşırmış vaziyette. Peki, kolesterol nedir?
Kolesterol, hayvanların hücre dokularında bulunan bir sterol olarak tanımlanmaktadır. Kolesterolün kendi başına kalp krizine neden olmadığı bilinen bir gerçektir.  Kolesterolü yüksek olan herkes kalp hastası olmaz. Vücutta bulunan kolesterolün küçük bir kısmı alınan hayvansal gıdalardan  büyük bir kısmı ise vücut tarafından oluşturulmaktadır. Bilim dünyasının ikiye bölünmesine neden olan şey de tam bu durumdur. Vücut kendisi için gerekli olan kolesterolü kendisi üretmektedir. Ancak yanlış beslenme, aşırı şişmanlık ve obezite, karbonhidrat seviyesi yüksek bir beslenme alışkanlığı vb. kanda bulunan trigleserid seviyesinin yükselmesine neden olur. Tehlikeli olan da trigleserid denen kan yağının kanda yüksek miktarda bulunmasıdır. Kolesterolün güçlü bir antioksidan olduğu da bilinen bir gerçektir. Yani her ne kadar ilaç kullanarak kolesterolden kurtulmaya çalışsak da aslında kolesterolün insan vücuduna birçok yönden faydası  bulunmaktadır.
Sonuç olarak şunu söylemek istiyorum; biz tıp dünyasından gelen farklı açıklamalar nedeniyle yaşadığımız bu kafa karışıklığından bir an önce kurtulmak istiyoruz. Bugün milyonlarca insan kalp krizi geçirmekten korktuğu için doktor tavsiyesi ile kolesterol ilacı kullanmakta. Şayet  bu ilaçlar gereksiz yere  kullanılıyorsa, buna bir dur demek gerekmekte. Zira, bu ilaçlarla ilgili yapılan açıklamalar, bu ilaçların ciddi yan etkisi olduğu yönünde. Bekleyelim ve görelim bakalım, tıp dünyası bu soruna nasıl bir çözüm getirecek...