Gazetede haberi okuyunca iliklerime kadar ürperdiğimi hissettim. Haber, Down Sendromlu bir çocuğun, ilkokulun zihinsel engelliler bölümünde, kendisini eğitmekle sorumlu olan ve bunun eğitimini almış öğretmeni tarafından, cinsel istismara uğradığını anlatıyordu.
Cinsel istismar suçuyla yargılanan öğretmen kendini savunurken, "çocuğun saldırgan davrandığını, aslında yalan söylediğini" söylemiş. Öyle bir çocuk neden yalan söyler ya da yalan söylemeyi nereden bilebilir. Onun hayatı zaten yeterince zor. O yalan söyleyip söylediği yalanı hatırlamayı bilmez, yalan söyleyerek ve yalanı hayatına dahil ederek hayatını daha da zorlaştırmak istemez ki... Ey kendini öğretmen sanan kişi, onun beyni sağlıklı insanlar gibi ikiyüzlülüğe, yalan ve iğrençliklere çalışır mı sanıyorsun?
Haberin devamında, çocuğun uzman psikolog eşliğinde ifadesinin alındığı belirtiliyor. Psikoloğun " Down Sendromlu çocuklar yalan söylemeyi bilmezler, hayal güçleri o kadar gelişmemiştir" açıklaması üzerine mahkeme öğretmenle ilgili hapis cezası kararı vermiş.
Peki, toplum içinde yaşayan ve çocuklarımız için tehlike arz eden bu insanlarla nasıl mücadele edebiliriz. Kendini ifade edemeyen bir çocuğa bunu yapan bir birey nasıl eğitilebilir, böyle bir şeyi yeniden yapmayacağını kim garanti edebilir. Artık bu sorundan "eğitim" deyip kurtulmak mümkün olmuyor. Çocuklarımızı eğitmek üzere bu işin eğitimini almış öğretmenler dahi cinsel istismarda bulunabiliyorlarsa, sorunu daha derinlerde aramamız ve kaynağına inmemiz gerekiyor. Toplum olarak neden bu kadar kirlenmeye başladığımızı düşünmemiz ve önlem almamız gerekiyor. Daha önce çocuklarımızı hiç düşünmeden okula gönderirken artık korku ve endişe içinde göndermeye başladıysak toplum olarak kendimizi yeniden gözden geçirmemizin zamanı gelmiş demektir.
Down Sendromlu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Down Sendromlu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)