18 Ağustos 2014 Pazartesi

Kaçınılmaz Sona Doğru Hızla Giden Bir Hayat

Yaklaşık on yıldır hastaydı. Ne kadar kabul etmese de hastalığın belirtileri hızla görülmeye başlanmıştı. 

Ciddi bir unutkanlık başlamıştı Ahmet Bey'in beyninde.

Önceleri her gün düzenli olarak çektiği tespihini unutur "Hanım, benim tespih nerede" diye aratır dururdu. 

Zamanla unutkanlığın boyutu değişmiş, aşırı unutkanlık hayatını olumsuz etkilemeye başlamıştı.

Bütün çocuklarını evlendiren Ahmet Bey, hayatının geri kalanını mutlu ve huzurlu bir şekilde sürdürmeyi beklerken amansız bir hastalığın pençesine düştü. 

İlk önce kimse yakıştıramadı,Ahmet Bey böyle bir hastalığa yakalanmış olamazdı. 
Aile fertleri ne kadar kabul etmese de Ahmet Bey henüz 58 yaşında Alzheimer hastalığına yakalanmıştı. 

Gideceği yeri, yapması gerekenleri unutmaya başlayan Ahmet Bey, hastalık ilerledikçe evden çıkamaz hale gelmeye başladı.

Önceleri çocuklarını tanırdı, torunları ile konuşur, karısının gözlerinin içine bakardı. Ne yazık ki,  hastalığın ilerleyen evrelerinde kimseyi tanıyamaz hale geldi. 

Gün geçtikçe, sevdiklerini tek tek unutmuş, kendi dünyasına çekilmiş bir insan haline geldi.

Ve kaçınılmaz sona doğru hızla akıp giden hayatı, ne yazık ki, son durağa yaklaşıyordu. 

Alzheimer hastalığının son evresi Ahmet Bey için daha zorlu bir sürecin başlamasına neden oldu. Artık kendi yemeğini yiyemez hale geldi, tuvalet alışkanlığını tamamen kaybetti ve  her açıdan eşine bağımlı hale geldi.

Eşinin gözleri önünde eriyen Ahmet Bey, yeme-içme problemleri de yaşamaya başladı. Yutkunmakta güçlük çekiyor, çiğneme de zorluk yaşıyor. Bu nedenle sıvı şeylerle beslenmeye başladı.

Banyosunu yalnız başına yapamayan Ahmet Bey birkaç kişinin yardımı ile ancak yıkanabiliyor.

Kabul etmek gerekir ki bu son evre en zor olanı. Büyük bir bebeğe dönüşen bu insanın tüm kişisel ihtiyaçlarını karşılamak, bakan kişi açısından büyük bir özveri gerektiriyor. 

Ahmet Bey'in eşi bu özveriyi gösteriyor ve eşinin her türlü ihtiyacını karşılıyor. 

Ve, bir hayat hızla kaçınılmaz sona yaklaşıyor. 

Önce ciddi bir kilo kaybı gözlemlendi. Sonra her gün bir önceki günden daha zayıf bir hale gelen hasta ayakta bile duramaz hale geldi. Kasları çok zayıfladı. Ayakta duramıyor, yürüyemiyor ve yataktan kalmak istemiyor. 

Artık yatalak bir hasta olan Ahmet Bey'in çevresi ile de iletişimi tamamen kesildi, kimseyle iletişim kuramaz hale geldi. 

Şu anda eşinden başkasını tanımıyor, belki onu da tanımıyor ama biz tanıdığını sanıyoruz. 

On yıldır çekmiş olduğu bu hastalığın pençesinden iyileşerek kurtulmak mümkün değil ne yazık ki. Bunu kendisine Alzheimer teşhisi konulduğunda Ahmet Bey'de biliyordu. 

Ve bugün, Ahmet Bey küçük bir bebek gibi her şeyden bihaber. Kendi dünyasında yaşıyor. Huzurlu bir ölümü arzuluyor ve kaçınılmaz sona doğru hızla yaklaşıyor. 

Ahmet Bey kim diye merak etmiş olabilirsiniz. Ahmet Bey, benim kayınpederim. Ve bugün gözümüzün önünde eriyip gidiyor, bizim elimizden ise hiçbir şey gelmiyor maalesef. Bu  hastalıkla baş etmek zorunda kalan herkese Allah sabır versin. İnanılmaz zor bir hastalık. Kocaman bir insanın adım adım küçük bir bebeğe  dönüşmesine neden olan Alzheimer  hastalığı gerçekten çok acımasız bir hastalık.

En büyük zorluğu da bakan kişiye yaşatıyor. Bu hastaya bakan kişi çoğu zaman hastanın çocukları ya da eşi oluyor. Bir insanın hayatı göz göre göre siliniyor, yok oluyor ve elinizden hiç bir şey gelmiyor.

Alzheimer hastalığı ile mücadele eden insanlara şifa, bu hastaların eş ve çocuklarına ise sabır diliyorum. Allah kimseyi böyle bir hastalıkla imtihan etmesin.

 Herkese sağlıklı günler...
görsel alıntıdır


20 yorum:

  1. Üzülerek okudum ve korktugum hastaliklar arasinda.Allah bakanlara kolaylik versin,yardimcisi olsun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten çoz acımasız bir hastalık. Hasta için de bakan için de çok kötü bir deneyim.

      Sil
  2. Merhaba, benimde en çok korktuğum hastalık!
    Allah, hiç kimseye böyle zor bir imtihan vermesin.
    Sevgilerimle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Amin diyorum Mervsuu. Allah kimseyi bu hastalıkla imtihan etmesin. En sevdiğiniz insan bazen öyle bir yük haline geliyor ki inanamazsınız. Çok zor çok...

      Sil
  3. Anneanneciğim aynı şekilde elimizin arasından kaydı gitti bir anda.. Öyle şeyler yaşadık ki güler misin ağlar mısın modundaydık.. Çok zor çok.. Allah bakana yardım etsin... Herkese elden ayaktan düşmeden aklı başında yaşlanmak nasib etsin...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten yakınınız hasta olunca hastalığın ne denli zor olduğunu daha iyi anlıyorsunuz. Özellikle bu hastalık hastanın ailesini de olumsuz etkileyen bir hastalık. İnşallah Allah herkese güzel yaşlanmayı nasip eder.

      Sil
  4. Alzheimer hastalığı çok zor bir hastalık. Okurken üzülerek okudum. Birden anneanneciğim geldi aklıma. Daha ilk aşamalarında bile zorlanıyor insan.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Başlangıçta zorluğunu tam olarak anlayamıyorsunuz. hastalık ilerledikçe daha da zor bir süreç sizi bekliyor. Size de Allah kolaylık versin.

      Sil
  5. Çok zor allah dayanma gücü versin!

    YanıtlaSil
  6. Bu gerçekten çok zor bir durum... Ahmet bey' e , eşine ve ailesinin tüm fertlerine ve size Allah' tan sabırlar diliyorum...Ne diyeceğimi bilemiyorum. Allah kimseye yaşatmasın böyle bir çileyi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Levent Bey çok teşekkür ederim. Ben de sizinle aynı dileği paylaşıyorum, Allah kimseye böyle bir çile yaşatmasın.

      Sil
  7. Annem de hep korkar bu hastalıktan, belki de yaşlanınca çevresindekilere yük olmaktan. Hangimiz korkmayız ki ama annem sık dile getiriyor neden bilmiyorum.
    Allah sabırlar versin, hakikaten çok zor bir durum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir yerde okumuştum, Alzhemier hastası bir babanın kızı genetik yatkınlıktan dolayı bu hastalığa karşı önlem almaya genç yaşlarda başlamış. Kaliteli yaşlanmayı düşünen genç kız, kendisini farklı alanlarda profesyonelleştirmeye başlamış. örneğin hem kitap okumuş hem resim yapmış hem de farklı hobiler edinmiş. Böylece yaşlandığında beyni bildiği bir şeyi unutsa bile diğer şeyleri unutmamış olacakmış. Çok hoşuma gitmişti bu düşünce. Belki bizler de kendi hayatımızı bu şekilde dizayn edebiliriz.

      Sil
  8. Zor bir rahatsızlık. Sanki: İmtihan gibi. Bana göre: İnsanlar zorlu yaşam şartlarından geçerken kendilerinden başka güvenecek kişileri yoksa; bu tür rahatsızlıklara eğilimi daha fazla oluyor.
    Allah elden ayaktan düşürmesin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Bahçe Perim, evet haklısın. Kayınpederimin de zor bir hayatı olmuş, belki de bu zorluklar onun böyle bir hastalığa yakalanmasına neden oldu. Biraz zorluklar karşısında güçlü olmak lazım, kendimizi güçlü kılmamız lazım.

      Sil
  9. Yazıyı okurken dedem geldi gözümün önüne.. O henüz başlangıcında. Kaçınılmaz son'u okumak ağır geldi biraz.
    Çok acı bir hastalık Allah sabır versin...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sizi zor bir süreç bekliyor. Allah size de sabır versin.

      Sil
  10. Maalesef çok fazla görülmeye başlanan ve günden güne daha da zorlaşan bir hastalık..
    Çok zor yaşayana da çekene de...
    Belki kızabilirsin ablam anneme de ablama da söylediğim tek birşey var eğer böyle birşey başıma gelirse yemek vermeyin en azından huzurumla öleyim kimseye sıkıntı vermeden oluyo..
    Ölümün bile hayırlısı derler ya kesinlikle doğru..
    Kimseye yük olmadan ölmek bile yeter insana..
    Gerçekten bu hastalığı çekene de bakana da sabır versin..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım benim bu öyle zor bir hastalık ki, hasta zaten kendisini bilmiyor onun için fark etmiyor aslında. Ama bakan için gerçekten kötü bir süreç. Bıkkınlık, kızgınlık, üzüntü, keder hepsini aynı anda yaşıyor hastaya bakan kimse.Allah kimseyi böyle bir hastalıkla başetmek zorunda bırakmasın.

      Sil

yorum bırakırsanız mutlu olurum