14 Nisan 2014 Pazartesi

Komşunuzu Nasıl Bilirdiniz

Toplum olarak birlikte yaşamaya çok alışkın değiliz maalesef... 

Zaman zaman komşuluk ilişkilerinde ortaya çıkan sorunların kaynağı toplum olarak birbirimize saygı duymayı bilmememizdir bana göre...

Komşuluk ilişkilerinde eskiye göre gittikçe artan bir yozlaşma ve tahammülsüzlük söz konusu bence...

Bir zamanlar komşu deyince aklımıza gelen en önemli şey paylaşımdı... Bir zamanlar dediğime bakıp beni çok yaşlı sanmayın, kendini çok genç hisseden orta yaşlı (40) bir insanım. 

18 yıl önce evlendiğim ve ilk kez kendi evime geçtiğim yıllarda öyle  güzel komşularım vardı ki ... Birlikte çay içer keyifli sohbetler ederdik... Bugün onları anımsadım ve bu yazıyı yazmaya karar verdim...

Şimdi, bakıyorum da  birlikte çay içmek ve sohbet etmek bir yana karşımızdaki kişiye saygı dahi duymayan bir toplum olmaya başladık ne yazık ki... Bu durum komşuluk ilişkilerimizde de kendini iyice hissetirir oldu. 

Ben şahsen karşımdaki insanı kırmamak adına kendimden çok fazla ödün veren bir insanım. Ancak öyle zamanlar oluyor ki o çelik gibi sağlam sinirleriniz yerinden oynayabiliyor... Onun için de anlaşamadığımız ya da bir şeyler paylaşamadığımız,  kendimizi geliştirmemize katkı sağlamadığı gibi bizi geriye götürdüğüne inandığımız insanlarla birlikte olmamızın ve bu insanlara emek vermemizin yanlış olduğunu düşünüyorum.

Benim komşuluk ilişkisinde önem verdiğim şeylerin başında diğer insanların özel hayatına tabi olmamak, özel hayatı ile ilgili dedikodu yapmamak geliyor. Dedikodu yapmaktan oldum olası pek haz etmem... Başka insanların eksik, yanlış, kötü ve hatalı yönleri üzerine kurulan komşuluk ilişkilerine oldum olası taviz vermem... 
görsel alıntıdır
Yani, kısaca dedikodu yapmam... Oturduğum sitede bir komşum var. Her ne kadar benim görüşmediğim bir kişi olsa da aynı site içinde komşu olarak adlandırdığımız bu kişi, site içinde bulunan herkesin özel hayatı ile ilgili konuşur ve bunu gayet normal bir şeymiş gibi yapar.

Diğer komşuların bu komşuyu dinleyerek ve dikkate alarak onu daha da cesaretlendiriyor diye düşünüyorum. Bana X komşunuzu nasıl bilirdiniz diye sorsalar inanın hiç düşünmeden çok fazla dedikodu yapar diye cevap veririm. 

Bu kadar aleni şekilde dedikodu yapan bir insan site içinde artık her nedense çok da popüler bir komşudur... Hani "açmadığı kapı yok" diye bir söz var ya  işte bu söz tam da bu komşumu anlatıyor... Toplum olarak dedikoduyu biraz seviyoruz galiba... Başkaları ne yapmış, nereye gitmiş, kim eşiyle kavga etmiş, birbirlerine ne söylemişler, komşunun kızı nerede geziyormuş, komşunun oğlunun kız arkadaşı hiç de güzel değilmiş, kayınvalidesi ile anlaşamıyormuş, annesi neden onlara gelmiyormuş ve daha pek çok konuda bilgi sahibi olan bu komşumun site içindeki tüm evlere gizli bir delikten girebildiğini ve herkesi gizlice dinlediğini düşünüyorum... Abarttığımı düşünebilirsiniz ama bu komşumun bilmediği, duymadığı ve hakkında konuşmadığı bir konu gerçekten de yok gibi...
görsel alıntıdır
Peki, siz komşunuzu nasıl bilirdiniz?  Ya da sorumu şöyle sormam daha doğru olabilir, siz nasıl bir komşusunuz? Dedikoducu mu? Güler yüzlü mü? Temizlik hastası mı? Sinirli mi? Kindar mı? Değer vermez mi? Dost canlısı mı? Güven veren mi? Sevgi Dolu mu? Hadi bakalım sevgili takipçilerim yorumlarınızı ve cevabınızı bekliyorum...

Sevgiler...

18 yorum:

  1. Kendimi komşuluk yapmaktan kaçan birisi olarak düşünüyorum doğrusu. Apartmanda kimseyle ilişkim yok ve lazım da değil. Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bazen öyle gerekiyor Ufuk Bey sizi çok iyi anlıyorum.. Bizi mutsuz ya da huzursuz eden insanların bize bir faydası olmuyor aksine bize zarar veriyorlar...

      Sil
  2. Büyük şehirlerde maalesef ki komşuluk bitmiş durumda. Ben Tekirdağ da yaşıyorum ve burada inanılmaz bir komşuluk bağı var. Doğum sonrası neredeyse her saat başı komşularımın yemeğe bir şeyler getirmesi, yalnız olduğumda temizlik için yardıma gelmeleri ve daha bir sürü şey sayabilirim. Bende onlara karşı saygımı ve sevgimi esirgemem. Çünkü hepsini seviyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ne kadar güzel siyah anne, bir yerlerde böyle komşuluk ilişkilerinin sürüyor olması sevindirici. Senin de dediğin gibi büyük şehirlerde komşuluk neredeyse sona erdi... Herkes kendi dünyasında ya da gereksiz şekilde başka hayatların içinde... Sevgiler...

      Sil
  3. Biz toplum olarak samimiyetle laubaliligi cok karistiriyoruz. Samimi oldunmu biriyle hemen laubalilesip ozel hayatlar soruluyor, idik didik sicilin arastiriliyor, offff ya. Kisacasi ben pek iyi niyetle yaklassamda boyle ozel hayata girilince rahatsiz oluyorum. Biraz dedikoducuyuz konusundada haklisin evet. Yapicak bisey bulamayinca insanlar onun hayatini bunun hayatini incelemeye aliyor. Bosuna dememisler "Ev alma komsu al."diye. Sevgilerimle sekercigim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet söylediklerinin her kelimesine katılıyorum. İstediğin kadar ev alma komşu al, önemli olan toplum olarak başkalarının özel hayatına saygı göstermeyi öğrenmek galiba.. Sevgiler canım...

      Sil
  4. İstanbul'da da komşuluğun yaşandığı yerler, apartmanlar var. Bazı yerlerde ise insanlar, bırakın komşuluk beklemeyi, komşularının zarar gelmeyecek düzgün insanlar olmasına razılar. Birbirlerini apartmana taşınınca tanıyan insanların yapacağı komşuluk sadece selamlaşmaktır. Zamanla karşılıklı güven oluşunca komşuluk ilişkisi de başlar ve gelişir. İyi komşuluklar dileğiyle...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bazen komşularınızı yanlış tanıyabiliyorsunuz. Bu da komşuluk ilişkisinde onulmaz yaralar açıyor. Ben şahsen komşuluk ilişkilerimde özel hayata saygı gösteririm. Bunu gösteremeyen kişilerden de açıkçası hiç haz etmem... Sevgiler..

      Sil
  5. hiçbir komşumuza gidip gelmiyorum,hiç bana göre bişi değil,bazıları kapıdan içeri girdiğimde hemen dedikoduya başlıyor,midem bulanıyor
    zaten sabah çıkıp akşam geliyorum eve gerek de olmuyor

    YanıtlaSil
  6. Aslında bazen en iyisi gidip gelmemek diye düşünmüyor değilim. Söylediğiniz gibi bazı insanlar ilk dakikadan itibaren dedikodu yapmaya başlıyorlar. anladığım kadarıyla siz de dedikodudan hiç hoşlanmıyorsunuz. Ben de hiç hoşlanmıyorum dedikodu yapanlardan da dedikodu yapmaktan da.... Sevgiler...

    YanıtlaSil
  7. Merhaba :)
    Dediklerinizde o kadar haklısınız ki çocuklığumdaki komşularımızla aile gibiydik. Ama şimdi selam bile verilmez haldeler...
    Zaten eleştiren, dedikodu yapanlarıysa hiç anlamıyorum. Bırak kendi düşünsün di mi?
    Nasıl bi komşu olduğumuzu ben söylesem yalan olur. Onu bizi tanıyan komşularımıza sormak lazım :)
    Çok güzel bir konuya değinmişsiniz :)
    Kalemize sağlık
    Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Şeyma teşekkür ederim canım benim... Dedikodu yaparak insanların canını acıtmak pek hoş değil .. Sevgiler...

      Sil
  8. Ben zaten bütün gün işteyim apartmanda da yaş ortalaması oldukça yüksek 40 ve üzeri o yüzden gidip oturduğum konuştuğum kimse yok. Bir tek alt komşumu tanıyorum oda kayınvalidemin arkadaşı :) yan komşum ve çocukları bir kaşık suda boğasım var çünkü çok edepsizler !! Bağırış çağırış kapıları vurma asansörden eve konuşma, neredeyse tüm sitenin çocuklarını bizim katta ara holde tutuyorlar kaç kere şikayet ettim kiracı kendi ama inşallah defolup gider !! Ayyy ne doluymuşum ben yaa :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaş ortalamasını boş ver, önemli olan bir şeyler paylaşabilmek, aynı kulvarda yer alabilmek. Şayet o da yoksa hiç görüşmemek en iyisi... Evet ciddi ciddi dolmuşsun komşuna...Bırak sakın uyma, sen ne kadar haklı olursan ol bazen benim komşumla düştüğüm duruma düşebilirsin. Onun için oluruna bırak. Sevgiler...

      Sil
  9. Dedikodudan ben de haz etmiyorum. Sanırım fazla boş kalmaktan yapılıyor. Bana birini gelip anlatsalar ben anlatanı fena halde bozarım. Bunu herkes öğrendi sanırım, o yüzden gelip kimse için konuşmazlar benim yanımda.
    Başkasının yüzüne söylenemeyecek bir şeyi arkasından da söylememeli bence.
    Güzel bir yazı olmuş
    Sevgilerimle
    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnan ben de hiç haz etmiyorum. Bence de başkasının yüzüne söyleyemediğimiz bir şeyi arkasından da söylemememiz gerekir. Ama dedikodu diye de bir şey var yani... İnsanlar çatır çatır dedikodu yapıyorlar..

      Sil
  10. benim de sütten ağzım yandı, dedikoducu komşu bilirsiniz sizin de dedikodunuzu yapacaktır:))))araya mesafe koydum, merhaba, nasılısnız iyiyim vs. o kadar, bir de şuna çok inanıyorum komşu ile kafa dengi olmak şart, hatta sadece kafa dengi değil kültür, eğitim, aile her şeyiyle denklik şart..benim apartmanda çoğu okuma yazma bilmeyen çok cahil hurafeci tipler var....o yüzden oluyor...şu anda bitişik apartmanda Özlem diye iki çocuk annesi tatlı mı tatlı bir komşum var çok seviyorum bir tek onunla görüşüyorum ötekilere mesafe koydum dediğim gibi... ama eski yani Üsküdar' daki komşularımızın çoğu çok iyiydi zaten hepsi bilgili, kültürlü, ev kadını bile olsalar okuma yazması olan, Atatürkçü insanlardı onları çok arıyorum:(
    sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kafa ve kültür olarak anlaşmak gerektiğine inanıyorum. Bunu söylerken insanların elindeki diplomadan bahsettiğim sanılmasın. Komşu, arkadaşı ya da dost olarak gördüğünüz insanla oturup bir güzel konuşabilmek gerekir. Komşum dediğiniz kişiye kalbinizi açabilmelisiniz. Komşunuza kendinizle ilgili bir şey anlattığınızda acaba dedikodumu yapar mı diye düşünmemelisiniz. Eğer böyle düşünüyorsanız o kişi ile ilişkiyi kesmekte yarar var. Sevgiler..

      Sil

yorum bırakırsanız mutlu olurum