9 Nisan 2014 Çarşamba

Duruşma Salonundan Notlar

Merhaba sevgili takipçilerim...

Söze nereden ve nasıl başlayım bir türlü karar veremedim. 

Uzun uzun düşündüm ve en sondan başlayım istedim. 

Hayatımda ilk defa duruşma salonu gördüm...

Hayatımda ilk defa bir hakimin karşısına çıktım...

Hayatımda ilk defa haklı iken bu kadar haksız konuma düşürüldüm...


Hayatımda hiç yaşamadığım bir tecrübeyi yaşamak zorunda kaldım...

Ekim ayında alt komşumla yaşamış olduğum tartışma neticesinde ( komşum kızı ile birlikte kapımın önüne gelerek bana hakaret etti) şikayetçi iken bu konuma düşmek pek ağır geldi bana... 

Aynı binada ikamet eden bir başka komşumun yalancı şahitliği nedeniyle haklı konumdan haksız konuma düşüverdim... 

En basit anlatımla yalan, dolan, inkar, samimiyetsizlik, hatır bilmezlik galip geldi ve beni mahkum etti...

İnanın bu konuyu paylaşmak bir yana konuşmaktan dahi imtina ederken haksızlık karşısında daha fazla susmak istemedim ve sizlerle bunu paylaşmak istedim...

Duruşma salonu hakkında en ufak bir bilgim olmadığı için aşırı heyecanlıydım. Şimdiye kadar adliyede dahi işi olmayan bir insan olarak kendimi pek de iyi hissetmiyordum...

Duruşma saatine kadar Allah kimseyi buraya düşürmesin diye çok dua ettim. Gerçekten soğuk ve ürkütücü bir yer...

Duruşma saatini beklerken kelepçeli insanlar gördüm, üzgün anne babalar gördüm, korkmuştular ve tedirgindiler...

Avukatım benim durumumun çok basit bir olay olduğunu, buraya neler geldiğini söyleyerek beni rahatlatmaya çalıştı... Evet, doğru söylüyordu, benim durumum hukuksal olarak çok basitti ama benim açımdan hiç de öyle değildi... 

Neyse saat gelip çattı ve ben duruşma salonunda görevli mübaşir tarafından davet edildim... Elim ayağım boşaldı desem abartmamış olurum...

İçeriye girer girmez yüksek bir otorite ile karşı karşıya kaldığınızı hissediyorsunuz... Yanlış bir şey söylemekten, yanlış bir davranışta bulunmaktan ölesiye korkuyorsunuz...

Duruşma salonunda bir tek otorite var o da hakim. İnanin, avukatlar dahi duruşma salonundaki  bu otoritenin altında eziliyorlar...

Nasıl bir güç gösterisi nasıl bir egemenlik ve otorite anlatamam... Kimseyi konuşturmuyor... Nefes alırken bile iki kere düşünüyorsunuz desem abartmamış olurum...

Diyorum ya, avukatlar bile bu otorite karşısında çekingen kalıyorlar, hatta biraz ürküyorlar...

Kendi konuşuyor, sizin anlayıp anlamadığınız çok umurunda değil, hukuk onun için bir ezber olduğu için söylediği her şeyi sizin de bildiğinizi sanıyor...

Belli yani, donanımlı,  bilgili ve güçlü bir yönetici... Zaten O da bunun farkında... Salonun tek hakimi olduğunu çok iyi biliyor...

Ben hayatımda ilk defa gittiğim, bir daha da asla gitmek istemediğim ve aşırı şekilde gerildiğim duruşma salonunda ancak bunları gözlemleyebildim... Belki bir gün bu gözlemlerim birilerinin işine yarar diye de paylaştım... Benim dileğim kimsenin bu bilgilere ihtiyaç duymaması yönünde... Tekrar söylüyorum, Allah kimseyi oraya düşürmesin...

Sevgiyle kalın...
görsel alıntıdır








29 yorum:

  1. Ben de lisedeyken şahitlik için gitmiştim. Gerçekten de kasvetli bir yer. Dediğiniz gibi Allah kimseyi haksız yere oraya düşürmesin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok kötü bir deneyim Hakkı Bey, hele yok yere oraya gitmek, haklıyken haksız konuma düşmek çok acı... Allah bir daha yaşatmasın inşallah...

      Sil
  2. Ayyy Allah herkesi oralardan uzak tutsun. Hastane, hapishane, mahkeme en sevmedigim yerlerin basinda geliyor. Umuyorum bir daha onunden gecmen gerekmez canim. Sevgiyle, hastaliksiz, mahkemesiz ve hapissiz yasamak dilegimle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sen nerelerdesin canım arkadaşım, arkadaşının başına neler geldi bak... İnan çok zor bir gündü, akşam nasıl bacaklarım ağrıdı gerginlikten... Kaderde bu tecrübeyi yaşamak da varmış ne yapalım.. inşallah ilk ve son olur... sevgiyle öpüyorum.. Bu arada senin yazılarını blog sayfamda takip listemde olduğun halde takip edemiyorum neden acaba bir fikrin var mı?

      Sil
  3. Çok geçmiş olsun Nermin Hanım. Mahkeme deneyimi kazanmanız iyi olmuş aslında. Ama, beni asıl üzen haklı iken haksız duruma düşmeniz. Adalet ne zaman kime lazım olacak hiç belli olmaz. Bakarsınız bir gün o size haksızlık yapanlara da adalet lazım olur da kapınıza gelirler. Bu günün yarını da var. Siz kendinizden emin olduktan sonra gerisi çok da önemli değil. Tekrar geçmiş olsun :) Sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  4. Çok teşekkür ederim Rabia Hanım. İnanın beni çok rahatlattınız. Ben de sizin gibi düşünüyorum, inşallah haksızlık yapanlara da adalet lazım olur bir gün... Evet, ben kendimden eminim ve inanın vicdanım o kadar rahat ki anlatamam... Ama insan üzülmüyor değil... Tekrar teşekkür ederim. Sevgiyle kalın...

    YanıtlaSil
  5. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  6. Geçmiş olsun sizi çok iyi anlıyorum bende lisedeyken bana satanist bir kız bulaşmıştı annemde benle aynı okulda memurdu, bir gün annem ben teyzem çarşıya çıktık ben önden gidiyordum kızla karşılaştık bıçak falan çekti arkadan annem görmüş kendi siyah kuşaktır bu arada :) kıza iyi bir çaktı kaba tabirle ^.^ sonra mahkemelik olduk, kıza yanıma 5 mi 10 metreden yakınıma gelmemesi için karar çıktı.. ama o duruşma salonu ve havasını hala hatırlarım Allah kimseyi düşürmesin :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Hazel çok doğru söylüyorsun, bela gelip insanı buluyor. Allah kimseyi oraya düşürmesin. Sevgiler...

      Sil
  7. Geçmiş olsun. Hiç kimse o salona uğramayı bile istemez ama işte etrafımızdaki yanlış insanlar yüzünden bunları yaşayabiliyoruz. Kendini üzme bu kadar. Evet haklıyken haksız duruma düşmek daha çok üzüyor insanı ama hayat işte herkesin başına herşey gelir.
    Söylediğin kesinlikle doğru avukatlar bile eziliyor o otoritenin altında. Ben de stajyer avukatım ve bunu kendi gözlerimle gördüm duruşmalarda.Ve söylemekten çekiniyorum ama gerçekten utandım o manzaradan. Kendime söz verdim. Kesinlikle o hakim denen otoritenin karşısında ezilip büzülmeyeceğim dik durmasını bileceğim. Çünkü hakim olan da avukat olan da aynı bölümden mezun ve hakimin avukattan üstün olması diye bir durum yok. Meslekleri farklı ve devlet himayesinde olması onun üstünlüğünü göstermez. Bu manzarayı yaratan da bizleriz. Hakimlerin kendini yüksek görmesi avukatların da bunu kabullenmesi. Büyük konuşmak istemiyorum ama ben bu kadar "ezik" görünmek istemiyorum hiçbir zaman.
    Çok uzun bir yorum oldu biliyorum, ama tutamadım kendimi :)
    Geçmiş olsun diyorum tekrar. Umarım benzer şeyler asla yaşamazsın bir daha.
    Sevgilerle..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dördüncü Tekil Şahıs, geleceğin adalet ve hukuk temsilcisi seni tanıdığıma çok sevindim. Benimle aynı fikirleri paylaşan bir stajyer avukat ile tanışmak beni çok mutlu etti. inan abartmıyorum, avukatları dahi konuşturmayan bir otorite vardı duruşma salonunda... inşallah istediğin gibi bir avukat olursun canım benim..aslında çok haklısın ikisi de aynı okuldan mezun oluyorlar ama gel gör ki bazen hakimler bunu unutabiliyorlar... Öpüyorum canım... Sevgiler...

      Sil
    2. Malesef öyle ben buna birebir şahidim adalet bakanlığında sınava girdim yazılı mülakatı geçtim sözlüde hakim mi savcı mı en üst vardı karşısında resmen titriyorsun öyle b ir bakış öle bir konuşma psikolojik eziksin sen der gibibende hiç kimseye taviz vermeyen biri olduğum için tüm soruları bildim ama alınmadım çünkü el pençe divan durmadım durmam da.allah da beni kimseye başımı eydirmesin ama onların o hava ve psikolojik baskılarını hissetmiş yaşamış biri olarak anlıyorum kendinizi ifade bile ettirmiyolar

      Sil
    3. Allah avukatımızın da yolunu açık etsin inşezilmeyen dimdik durmayı bilen ama saygılı birbirlerine hiçbir üstünlüğü olmadığının bilincinde olan bir toplum oluruz

      Sil
    4. Sevgili Sinem blog safyama hoşgeldin canım... Yorum yapmış olman benim için büyük bir mutluluk. Evet doğru söylüyorsun, hakim otoritenin ta kendisi bence de.. Zaten bire bir şahit olmuşsun dediklerime, ben böyle bir gergin ortam görmedim desem çok mu abartmış olurum. Bu arada senin iyi dileklerini avukat arkadaşımız sevgili Dördüncü Tekil Şahıs'la ben de paylaştım. inşallah her şey gönlünce olur.. Sevgiler, çok öpüyorum canım benim....

      Sil
    5. İyi dilekleriniz için teşekkür ederim tekrar :)

      Sil
  8. Çok geçmiş olsun. Hiç öyle bir durumla karşı karşıya kalmadım, aslında deneyimini paylaşman iyi olmuş. İnsanı en çok üzen haklıyken haksız konuma gelmesi olur galiba. Rabbim bizi böyle insanlardan uzak eylesin.

    YanıtlaSil
  9. Sevgili Anarşi, aslında ev alma komşu al sözünü pek dikkate almazdım. Ama bu sözün bu denli gerçek ve hakiki olduğunu anladım ve bu bana çok koydu... Evet, haksızlık karşısında bazen hiç bir şey yapamıyorsunuz. İnsanlar şeref ve namusları üzerine yemin edip yalan söyleyebiliyorlarsa eğer bu dünyada benim haksızlığa uğradığım kimin umrunda... Allah bir daha böyle bir şey yaşatmasın inşallah... Sevgiyle kal...

    YanıtlaSil
  10. Sevgili Nermin çok üzüldüm. Ülkemizde ne kadar hukuk olduğu beni hep düşündürüyor?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Peri'ciğim en üstten başlayan bir bozulma söz konusu toplumda. Ülkeyi yönetenlerin üslübuna bir bakar mısınız. Böye bir üslübu normal zanneden komşum da kapıma gelip bana hakaret etme hakkı olduğunu zannediyor. Konu bu kadar basit aslında. Sevgiler...

      Sil
  11. Çok geçmiş olsun. Doğrunun değer gördüğü bir dünyada Yaşar oluruz umarım.
    Sevgilerimle
    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Henüz karar verilmedi, bir sonraki duruşmada karar verilecek... Ama yinede insan haklıyken haksız konuma düştüğü için çok üzülüyor. Sevgilerimle...

      Sil
  12. çok geçmiş olsun:( dedim ya paylaşımlarınız panelime düşmemiş en son 2 ay önceki yazınız duruyor o yüzden yeni gördüm bunu...geç de olsa geçmiş olsun demek istedim...
    yalan söyleyen o komşuyu da, size hakaret edenleri de Allah'a havale edin inanın sonunda bir yerden bulacaktır..tecrübeyle sabit.
    sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle katılıyorum. Zaten Müjdeciğim bana hakaret edenlere "SEN KAZANDIN AMA BEN HAKLIYDIM" diyorum. Ben vicdanen o kadar rahatım ki inanın acaba dediğim bir durum yok. Onları Allah'a havale ediyorum ve bir gün bu kötülüğün karşılarına bir şekilde çıkacağına inanıyorum...sevgiler.

      Sil
  13. Bizim insanımız böyledir malesef. Şimdi onlara sorsan on numara insandırlar :)) Boşver Nermin abla, zaten dünya düzeni böyle, doğru ve iyi kazanmaz, bu en büyük yalandır :) Hiç kazandğını görmedim. Zaten biz bu totoşlar gibi pis oynayamadığımız için çoğu zaman kazanamıyoruz. Boşver, insanlık bizde, bacağım onlarda kalsın. O hakaret edeninde ağzına lahmacun küreğiyle vurayım; canlı ıstakoz yedireyim ona.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet maalesef onlara sorsan on numaralar. Yalan söylemeyi beceremiyorum. Belki de bu dünyanın düzeni yalan söylemeyi gerektiriyor. Ne yapayım, yalan söylemek benim tabiatıma ters. İyi dileklerin için çok teşekkür ederim :)))

      Sil
  14. merhaba, sizin açınızdan gerçekten oldukça kötü bir gün olmuş fakat biliyorum ki çok tatlı hakimler de var, size kendinizi rahat hissettiren, kendini öyle tepede görmeyenler.. 1000'de 1 de olsa var.. umarım sayıları çoğalır. ve umarım kimse duruşmaya gitmek zorunda kalmaz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Bi Poşet Kitap, benim yaşadığım olay çok basit bir olay. Düşünüyorum da hakimler de haklılar. Davalara konu olan her olay benimki kadar basit olmuyor ne yazık ki. Suçluların da o otoriteyi biraz hissetmesi gerekiyor galiba. Önemli olan hakimlerin tüm davalarda anayasaya ve hukuka uygun gerçekten doğru kararlar vermesi.Ben inşallah bir daha o salona gitmem diye dua ediyorum. Allah kimseyi de o duruşma salonuna düşürmesin. Sevgiler.

      Sil
  15. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ece Abla inan çok üzüldüm. Bizim sitede kapıcı olarak görevli şahıs da eksik ifade verdi. Halbuki her şeyi o da gördü. Dünya böyle insanların dünyası olmu Ece Abla. Biz haklıyken haksız konuma düştük ne yazık ki. Gerçekten çok üzüldüm. İnsanın başından su dökmek nedir ya. Dağ başımı burası. Canını sıkma artık Ece Abla. Geçti gitti. Kendimizi üzerek daha çok yıpranıyoruz. Sevgiler.

      Sil

yorum bırakırsanız mutlu olurum